• Nombre de visites :
  • 3925
  • 9/9/2012
  • Date :

Hz. Muhammed (s.a.a)’ın  Ahlâkı

hz. muhammed (s.a.a)’ın  ahlâkı

Hz. Muhammed (s.a.a)’ın  Üstün Ahlâk  ve Edebi   [1]

Hz. Muhammed Mustafa  (s.a.a)’ın  ahlâkı ve güzel edebini yansıtan Kur'ân ayetlerinin büyük bir kısmı, emir ve yasak şeklinde sunulmuştur. Bu yüzden bu bölümde, Peygamberimizin (s.a.a) üstün ahlâkı hakkında bütünsel bir fikir veren, onun güzel edebine işaret eden, aynı zamanda Kur'ân ayetleriyle desteklenen örnekleri, Peygamber Efendimiz  (s.a.a)’ın sünnetine dayanan rivayetlerden derlemeyi uygun gördük.

1- Meani'l-Ahbar adlı eserde Ebu Hâle Temimî'den, o da İmam Hasan b. Ali'den (ikisine de selâm olsun), diğer bir kanalda da İmam Rıza'dan, o da atalarından, onlar Ali b. Hüseyin'den, o Hasan b. Aliden (hepsine selâm olsun), başka bir rivayet kanalında da Ebu Hâle-nin çocuklarından birinden, o da Hasan b. Ali'den (her ikisine selâm olsun) rivayet eder ki:

"Dayım Hind b. Ebu Hâle Peygamber efendimizi (s.a.a) iyi vasfeden biriydi. Ben de Peygamberin (s.a.a) vasıflarını özümseyip kalben bağlanırım diye onun bana Peygamberi anlatmasını çok isterdim. Bu yüzden Peygamberin (s.a.a) nasıl biri olduğunu ona sordum. Dedi ki:

"Resulullah (s.a.a) iri ve heybetli birisiydi. Yüzü on dördündeki ay gibi parlardı. Orta boylu birinden daha uzun, ince uzun boylu birinden daha kısaydı. Başı büyükçeydi. Saçları ne kıvırcık, ne de düzdü, hafif dalgalıydı. Saçlarını salıverdiği zaman ortadan ayırırdı.

Topladığı zaman da kulak memesini geçmezdi. Parlak ve berrak renkliydi. Alnı genişti. Kaşları ince, uzun ve genişti, bitişik değildi. İki kaşının arasında sinirlendiğinde belirginleşen bir damar vardı. Bu damar öyle bir parlaktı ki, dikkat etmeyenler onu burnunun devamı sanırlardı. Sakalları gürdü. Yanakları düz ve az etliydi. Ağzı nispeten büyük ve genelde dudakları hafifçe açıktı. Dişleri beyaz ve seyrekti. Göğsünün ortasından karna uzanan kılları inceydi. Boynu ceylan boynu gibi güzel, gümüş gibi parlaktı.

Dengeli bir vücut yapısı vardı. Cüsseli ve sağlam yapılıydı. Karnı ve göğsü dümdüzdü. İki omzunun arası genişti. Eklemleri iriydi. Geniş göğüslüydü. Vücudu oldukça güzel ve uyumluydu. Boyun çukurundan göbeğine kıldan bir çizgi uzanıyordu. Bunun dışında memeleri ve karnı kılsızdı. Kolları, omuzları ve göğsünün üst kısmı daha kıllıydı. Bilekleri uzundu. El ayası genişti. Elleri ve ayakları iriydi.

Dört bir yanı düzgündü. Kemikleri düz ve çıkıntısızdı. Ayaklarının altı çukurdu (düz taban değildi). Ayakları genişti, suya bassa altından su kaynıyor gibi olurdu. Yere bastığında tam basardı. Ayağını kaldırdığında tam kaldırarak yere sürtmezdi. Adımlarını denk atardı. Teenni ve vakarla yürürdü. Çabuk yol alırdı. Yürüdüğü zaman yokuş aşağı iniyormuş gibi yürürdü. Bir tarafa baktığında bütün vücuduyla o tarafa dönerdi. Bakışlarını yere indirirdi. Göğe baktığından çok yere bakardı. Bakışlarının çoğu anlıktı. Karşılaştığı kimseye ilk selâm veren o olurdu."

"Ona dedim ki: 'Şimdi de bana Peygamberimizin (s.a.a) konuşma tarzını anlat.' Dedi ki: "Sürekli hüzünlüydü. Devamlı düşünceli olurdu. Dinlenmesi ve rahatı yoktu. Uzun süre sessiz kalırdı ve gerekmedikçe konuşmazdı. Avurtlarıyla söze başlar ve avurtlarıyla sözü tamamlardı (açık ve net konuşurdu). En açıklayıcı ve anlamlı sözlerle konuşurdu, sözünde faz-lalık ve eksiklik bulunmazdı. Yumuşak huyluydu. Kaba ve aşağılayıcı değildi. Az dahi olsa onun katında nimet değerliydi. Hiçbir nimeti kötülemezdi. Tattığı yiyecekleri yermediği gibi övmezdi de."


Ehlikitap Son Peygamberi (s.a.a) Bekliyor

Resulullah ( s.a.v. )ın Gençlik Dönemi-1

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)